26 Kasım 2010

Mevsim hazanı çalıyor yine de senin adın umut olsun.

Mevsim hazanı çalıyor yine de senin adın umut olsun.
 
Bugün Eylül. Mevsim hazanı çalıyor yine de senin adın umut olsun.
Sebebini bilmediğim bir yakınlıktasın artık. Büyüsen sen ve senli değerlere dönüşen yüreğim. Sana aşkı öğretecek değilim. İsterse eğer bir gönül, ne yarılıklar durdurabilir onu ne maniler. Mevsimin inadına gönlüme hazanı sürmeyeceğim. Sararmaya başlayan tenlerimiz, beyazlaşmaya başlayan saçlarımızın aksine ömrümüzü yeşerteceğiz. Umutsuz olmayacağım artık ve beni uzaklarda ilikli tutan ne varsa kırıp söküp atacağım. Bunu da yapacak kudreti içimde çakan kıvılcımlardan alacağım.
 
Sen bilmeyeceksin ben; şehrine geleceğim. Soluduğun havayı soluyacağım. Bastığın topraklara bir kez daha basacağım. Geçtiğin caddelere uğrayacağım, gözlerinin dokunduğu soğuk tepeleri seyredeceğim. Sen geldiğimi bilmeyeceksin. Ellerimde çiçekler olmayacak ama yüreğimde allı, aklı güller yetiştireceğim. Sıcaklığımız mevsimle tanımlanamayacak kadar yeni olacak. Zirvelerimizde kar gülleri varken dallarımızda nar kızıllığında güllerimiz olacak. Susmalarımız konuşmalarımızdan daha çok şey anlatacaklar.
 
Bakışların Lebibe. İçimdeki kısrağı kırbaç yemişçesine dörtnala koşturuyor. İçimdeki tüm kuşkonmaz tepelerim kuşlarca istila ediliyor. Şeffaflaşıyor tenim günışığı kanıma kadar sokuluyor. Ellerin kuraklaşan tenime nazaran Bedir Kuyuları gibi serinleşiyor birden. Yankısına sığınıyor sesim. Kör iliklerim parmaklarım dokunmadan çözülüyor. Kendi bakışlarımı damgalıyorum birden. Tescilleniyor baş eğişim.
 
Hasat mevsiminin en bereketli başağıdır saçların. Teninde ne yetiştiriyorsun böyle. Kondar kokuları geliyor burnuma Lebibe. Beni vasati bir yaşamın kıyılarından sürükleyen sesinde can buluyorum. Payimal edilen benliğimden bir ben doğurmama sebep sensin.(T)en'siz seviyorum seni.
Lebibe sanki beni yakından sevmeyi bırakıp uzaklardan sevmeye gitmişsin. Ben gidişinde ayaklarından kalkan tozları toplamış, bıraktığın izlere yüz sürmüşüm sanki.
Ayak izlerinin izi dudaklarıma çıkmış. Seni sevdiğimi ordan bilmişler. 01.10.10
 
Bekir Kale Ahıskalı
Lebibeye Mektuplar 130
Mevsim hazanı çalıyor yine de senin adın umut olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder