28 Aralık 2010

Geriye dönmemek için gemileri yaksak bile bizi kimse suçlayamaz.

Geriye dönmemek için gemileri yaksak bile bizi kimse suçlayamaz...

/rüzgar…
Saçlarının arasından geçebilmek için kırka bölünüyor
Geride bıraktığın rüzgarlar ise
Utançlarından bu şehri terk ettiler
Yazık!
saçlarından geçemezse eğer bu rüzgarlar ölecek


/deniz…
Bir yandan kıyıyı dövüyor
Diğer yandan heybetini kaybetmiş
Dalgalarına ayaklarının ucunu öptürüyor
Sen kıyıya oturdun diye kıskanmaya başladı


/gökyüzü…
Bu günkü bekaretini
Kara bir buluta teslim etmeme çabasında
Çaktırmıyor ama
Çirkin çatlatan güzelliğini yukarıdan seyrediyor
Ah bu güzelliğin yok mu senin?



/sevda…
Daha dün akşam
Senin gözlerinden ağlamış mıydı?
Yine avuçlarımızı serinletmek istiyor
Bu sefer vuslatın heyecanına dayanamadı
Bırakalım istediği kadar aksın


/tını…
Kulaklarımıza çalınan yanık bir ses
“Şu Metris’in önü bir uzun alan
Bir tek seni sevdim gerisi yalan”
Ezgiler sadece gözlerini seyretmemi istiyorlar


Anla artık Sinhare
Yalnız ben değilim ki ela gözlüm
Seni seven her şey/herkes kabıma sığamıyor bir türlü

/tını…
/şehir…
/rüzgar…
/deniz…
/gökyüzü…


...gittiğimizde hepsi oradaydılar
Biz sadece sevdamızı götürmüştük
Geriye dönmemek için gemileri yaksak bile
Bizi kimse suçlayamaz...


(Sinhare, sen iyice sokul bana)



Bekir Kale Ahıskalı
Temmuz 08 2008
Sinhare yi Beklerken 12

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder